> Engeloji : Stella Young

Translate

Stella Young etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Stella Young etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Kasım 2021 Pazar

İLHAM KAYNAĞI OLMAK YA DA OLMAMAK


Zaman zaman "Engelliler bir ilham kaynağı olmalı mıdır?" konusuna rast geliyorum. Buna net bir cevabım yok. Bu durumda daha önce iki bölüm halinde yazdığım Stella Young'ın bu konudaki görüşünü hatırlıyorum.

2014 yılında 32 yaşında hayatını kaybeden engelli aktivist, komedyen ve gazeteci Stella Young'a göre bu çok yanlış... Bu küçük dev kadın, yüzlerce kişiye yaptığı bir konuşmasında "Bir çoğunuzun gözünde engelli insanlar birer öğretmen, doktor ya da manikürcü olamıyor. Bizler gerçek bile değiliz. İlham olmak için buradayız. Aslında ben şu an bu sahnedeyim. Tüm bu konuşmayı tekerlekli sandalyede yapıyorum ve sizler benden size ilham olmamı bekliyorsunuz. Haksız mıyım? Değil mi? Bayanlar baylar, korkarım ki sizleri büyük hayal kırıklığına uğratacağım. Burada size ilham vermek için bulunmuyorum!" diyerek pek çok ezberi bozuyor. 

İlham kaynağı olmak istemeyen ve bunu övgü olarak kabul etmeyen Stella Young, konuşmasında orada olmasının nedenini insanlara söylenen ve onların da inandığı bir yalanı açıklamak için olduğunu söylüyor. Bu yalan, "Engelli olmak kötü bir şeydir. Engelle yaşamak sizi özel kılar." Doğrusu: "Engelli olmak kötü bir şey değil ve sizi özel kılmaz." diyor. Sosyal medyanın son yıllarda bu yalanı propagandasını yaptığından şikayet ediyor. 

'İlham pornosu' terimi de Stella Young ait... Yaptığı konuşmasında da bunun mantığını da açıklıyor. Bu terimi bilinçli bir şekilde kullandığı kesin... İlham olma durumunun, engelli insanlara zarar veren bilinçsiz bir önyargı biçimi olduğunu düşünüyor. Anlıyoruz ki bu durumda engelliler, engel olmayan kişiler yararına birer nesne oluyor. Engelsizler kendilerini engellilerle karşılaştırıyor.

Bir engelin gerçekten hangi durumlarda ilham kaynağı olacağı konusunda kafam karışık... Blogumda her türlü engeli ve engelliliği ele aldım. Belki ben de böyle bir algı meydana getiren yazılar yazdım. Ama bildiğim şu "engellinin başarısına şaşmak" diye bir durum var ki bu da engellinin yetersiz ve engelliden beklentinin düşük olduğunu gösteriyor. Bu nedenle ilham olması bekleniyor. Stella Young'da itiraz ettiği bir durum.

Anlaşılan bu konu çok su götürür. Benim de bu konuda yazacaklarım bitmedi.

ALİYE YÜCEL

21 Aralık 2014 Pazar

STELLA YOUNG'UN ANISINA 2


Geçen hafta Engelli Aktivist, komedyen ve gazeteci Stella Young'tan bahsetmiş ve "Onunla ilgili yazacaklarım bitmedi. Haftaya..." demiştim. Engelliliği bu kadar kolay kabullenen, büyük bir özgüven sahibi ve bu konuda mizah yapabilen bu kadınla ilgili yazmak istediğim çok şey var. Bence çok farklı, çok özel biri... Bu farkındalığa nasıl ulaşmışsa artık, insan keşke bütün konuşmalarını dinleyebilseydim ve tanışma imkanım olsaydı diye düşünüyor. 

Young, Osteogenesis İmperfecta (Cam Kemik Hastalığı) hastası olarak dünyaya gelmiş. Kemiklerde kolayca kırılmalara yol açan bu genetik hastalık nedeniyle hayatını tekerlekli sandalyede sürdürmüş. Böyle bir durumda aile çok önemli... O daima yanında olan bir aileye sahipmiş. 15 yaşında iken yerel halktan biri onun Toplumsal Başarı Ödülü için aday gösterilmesini istemiş. Bunun üzerine ebeveynlerinin cevabı da:  "Çok hoş! Ancak bariz bir problem var. Kızımız hiç bir şey başarmadı ki..." olmuş.

Burada engelliye bakışta ailenin önemini görüyoruz. Anne ve babası çok haklı... Okula gitmiş, güzel notlar almış, okul sonrası annesinin kuaför salonunda bulunmuş ve dizilerini seyrederek zaman geçirmiş... Yaptıkları arasında sıradan şeyler dışında hiçbir şey yok. Engelini bir kenara bırakırsak, başarı sayılabilecek bir şey yapmamış... Ailesi de onu öyle kabul etmiş, normal yaşantısını sürdürmesinde bir olağanüstü durum görmemiş. Bu da Stella'ya özgüven olarak geri dönmüş...


Engelliler hakkındaki bazı yargılar Stella Young'a çok saçma gelmiş... Söylenenleri anlamsız bulmuş. Bir konuşmasında "Hayattaki en büyük engel kötü bakış açısıdır" cümlesini ele alıp: "Bu cümle beş para etmez. Çünkü gerçek değil ve engelli sosyal modeline aykırı. (Doğru cümleler şunlar:) 'Hiç bir gülümseme merdivenleri rampaya dönüştüremez!' " Bu konuşması (gülüşmeler ve alkışlar eşliğinde) şöyle devam ediyor: " 'Televizyon ekranına gülerek, duyma engelli bir insan için kapalı olan altyazıyı görünür kılamazsınız!' ve 'Kitapçıda saatler geçirmeniz ve etrafa pozitif sinyaller vermeniz o kitapları kabartma harfli (Braille Alfabesiile yazılan) kitaplara dönüştürmeyecektir!' " diyor. Farkındalığını görebiliyor musunuz?

Stella Young, pek çok engelli gibi engelli olmanın özel değil, normal kabul edildiği bir dünyada yaşamak istiyor. 15 yaşında kız çocuğunun yatak odasında Buffy the Vampire Slayer seyretmesinin bir şeyleri başarmak kabul etmediği bir dünyada yaşamak istiyor! Engelli birinden, sabah yataktan kalktığı ve ismini hatırladığı için tebrik edilmediği (beklentinin bu kadar düşük olmadığı) bir dünya istiyor! Melbourn'de bir lisede öğrencilerin, öğretmeninin tekerlekli sandalye kullandığını göründüğünde şaşırmadığı bir dünyada yaşamak istiyor!

Engellilerin ilham olarak gösterilmesine karşı çıkan küçük dev kadın, kendisinin engellilerden sürekli bir şeyler öğrendiğini, çünkü zekice fikirleri olduğunu belirtiyor. Ancak öğrendiklerinin birbirlerinin gücünden ve sabrından olduğunu, bedenlerinden ya da rahatsızlıklarından olmadığını açıklıyor. Söylediklerinin hepsi çok etkileyici, hepsi insanı düşündürüyor. Son olarak yine onun bir sözüyle bitirmek istiyorum. Şöyle diyor: "Engeller sizi özel kılmaz. Düşüncelerinizi sorgulamak sizi özel kılar!" Ne muhteşem değil mi?

ALİYE YÜCEL



14 Aralık 2014 Pazar

STELLA YOUNG'UN ANISINA


Engelli Aktivist, komedyen ve gazeteci Stella Young, geçtiğimiz hafta (6 Aralık 2014) 32 yaşında hayatını kaybetti. Bu küçük dev kadının fotoğraflarını hep görüyordum. Yaptığı bir konuşmayı izlemiş, çok etkilenmiştim. Her söylediğini yazmak istiyordum. Maalesef ölünce yazabiliyorum. Stella Young'un engele ve engelliye bakışı çok etkileyici, farklı ama olması gereken gibi... Her cümlesi insanı sarsıyor. Söylediklerinin hepsinin altına imzamı atmak isterdim.

Stella Young, 1982 yılında doğuştan bedensel engelli olarak dünyaya gelmiş. Hayatını tekerlekli sandalyede sürdürmüş. Anlattığına göre normal bir çocuk olarak yetiştirilmiş. Okula gitmiş, arkadaşlarıyla zaman geçirmiş, küçük kız kardeşleriyle kavga etmiş. Yani pek çok çocuk gibi büyümüş, engelli olması onu farklı kılmamış. Özgüveni öyle yüksek, kendisiyle öyle barışık ki  insan gıpta ediyor. Hayatı boyunca engele ve engelliye bakışın yanlışlığını anlatmış...

Stella Young, büyük bir salonda yüzlerce kişiye yaptığı  bir konuşmasında "Bir çoğunuzun gözünde engelli insanlar birer öğretmen, doktor ya da manikürcü olamıyor. Bizler gerçek bile değiliz. İlham olmak için buradayız. Aslında ben şu an bu sahnedeyim. Tüm bu konuşmayı tekerlekli sandalyede yapıyorum ve sizler benden size ilham olmamı bekliyorsunuz. Haksız mıyım? Değil mi? Bayanlar baylar, korkarım ki sizleri büyük hayal kırıklığına uğratacağım. Burada size ilham vermek için bulunmuyorum!" diyerek pek çok ezberi bozuyor.

İlham kaynağı olmak istemeyen ve bunu övgü olarak kabul etmeyen Stella Young, konuşmasında orada olmasının nedenini insanlara söylenen ve onlarında inandığı bir yalanı açıklamak için olduğunu söylüyor. Bu yalan, "Engelli olmak kötü bir şeydir. Engelle yaşamak sizi özel kılar." Doğrusu: "Engelli olmak kötü bir şey değil ve sizi özel  kılmaz." diyor. Sosyal medyanın son yıllarda bu yalanı propagandasını yaptığından şikayet ediyor.


"Hayatta tek engel kötü yaklaşımdır", "Özrünüz kabul edilmiyor", "Vazgeçmeden önce dene!" gibi bazı engelli fotoğraflarına yazılan sloganların yanlışlığını vurgulayarak: "Bunlar sadece bir kaç örnek, bunlar gibi daha çok resim var. Bilirsiniz işte, elleri olmayan kızın ağzında kalem tutarak resim çizdiğini görmüşsünüzdür. Karbon fiber protez bacakla koşan çocuğu görmüş olabilirsiniz..."  diyor. Bu tür fotoğrafların bir grup insanı diğer bir grubun çıkarı için yani; Engelli insanları, engelsiz insanların çıkarı için nesneleştirdiğini düşünüyor.

Stella Young'a göre bu fotoğrafların amacı ilham vermek, motive etmek... Böylece fotoğraflara bakanlar "Yaşamım ne kadar kötü olursa olsun daha kötü olabilirdi. Bu kişi ben olabilirdim..." diye düşünecekler. Engeli olmayanlar onlara bakacak, haline şükredecek ve endişelerine bakış açısı getirecekler. Bana göre de en büyük yanlış bu... Stella Young, "Evet engelli bir insan olarak hayatın bazı zorlukları var. Bazı şeylerin üstesinden geliyoruz. Ancak üstesinden geldiğimiz şeyler sizin düşündüğünüz şeyler değil... Bizleri engelli kılan şey bedenlerimiz ve hastalıklarımızdan ziyade daha çok toplumun kendisi... " diyor.

Ünlü aktivist engelli bedenini sevdiğini, yapması gerekenleri yaptığını ve onu en üst kapasite de kullanmayı öğrendiğini söylüyor. Engellilerin yaptığının da bu olduğunu, sıra dışı bir şeyler yapmadığını belirtiyor. "Bu fotoğrafları paylaşarak onları nesneleştirmek hak mıdır?" diye soruyor. Stella Young'un anlattıkları insanı derinden etkiliyor. Engele, engelliye böyle bakan bir kadının hayata erken veda etmesine üzülmemek elde değil. Kim bilir söyleyecek ne çok şeyi daha vardı. Bu arada benim de onunla ilgili yazacaklarım bitmedi. Haftaya...


ALİYE YÜCEL