> Engeloji : Fahir Atakoğlu

Translate

Fahir Atakoğlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Fahir Atakoğlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Mart 2015 Pazar

GERİ NEYİ KALIR Kİ?


Tarkan’ın Filli Boya reklam filmini izlemeyen ve beğenmeyen kaldı mı bilmem? Filli Boya, bu reklamın farklı versiyonlarını 2012 ve 2013 yıllarında da yapmıştı. Ünlü besteci ve piyanist Fahir Atakoğlu piyanonun başındaydı. Kendisine eşlik eden ünlülere bu sloganı söyletiyordu. Şimdi yine Fahir Atakoğlu piyanonun başında ve bu kez Tarkan söylüyor. Çok da güzel söylüyor. İki farklı versiyonu yapılmış.  Alaturka ve pop… Her ikisi de birbirinden güzel… “Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?”

Daha önceki versiyonlarında da melodi çok hoş gelmişti. Ama sloganı beni rahatsız etmişti ve yazma gereği duymuştum. Sonra reklam filmi bir süre sonra yayınlanmayınca, tepki aldı bu nedeniyle diye düşünmüştüm. Ama demek ki öyle değilmiş… Belki tekrar bir yazı gibi olacak ama madem onlar tekrar etti. Üstelik çok daha etkili bir biçimde… Ben de tekrar yazacağım.

Şimdi slogana dikkat edelim! “Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” Gerçekten; renk giderse hayattan geriye bir şey kalmaz mı? Hayat sadece renk midir? Hayatı böyle görmek anlamsız… Görme engelliler için renk kavramı olmadığına göre; onlar için geriye hiç bir şey kalmıyor, diye mi düşüneceğiz? Biraz empati yapmak gerekiyor. Görme engelli biri olsanız, bu sloganı duyunca ne hissederdiniz? İşte bu açıdan bakınca oldukça talihsiz bir slogan…


Renk, bir boya reklamı için en önemli unsur. Bunu vurgulamak istediklerini anlıyoruz. Boya için renk, tamam. Ama hayat için bu asla söylenemez. Bunu vurgularken bir kesimi, görme engellileri hiç düşünmemişler. Eminim ki pek çok görme engelli bunu duyunca, komik bulmuş ve saçma olduğunu düşünmüştür. Hiç birinin bu sloganı duyduğunda “Eyvah! Renk olmayınca geriye bir şey kalmıyormuş! Şimdi ne yapacağım?” dediğini sanmıyorum. Ancak sonuç ne olursa olsun. Bir reklam filmi hazırlanıyor ve görme engelliler hiç dikkate alınmıyor.

Görme engelliler hayatta yokmuş gibi ya da görme engellilerin hayatı yokmuş gibi davranmak büyük bir yanılgı. “Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” dediklerine ve böyle bir reklam filmi hazırladıklarına göre, görme engellilerin hayatının renksiz olduğunu da düşünüyorlar demek ki... Oysaki hayatı ve renkleri görmeden yaşayanlar var. Renkler olmasa bile görme engellilerin hayatları öyle renkli ki… Renk olmasa da hayat var ve hayat onlar için devam ediyor. Onlar; görmediği halde kitap yazıyor, beste yapıyor, hatta hatta resim yapıyor.

“Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” Ne mi kalır? Ses kalır, koku kalır, his kalır… Daha pek çok şey kalır. Yani vurgulanmak istenildiği gibi renkler olmadan hayat bir şey ifade etmez, geriye hiç bir şey kalmaz demek doğru değil. Bahsettiğim reklam filmi de; bol ışıklı, ışıltılı ve çok renkli falan ama sonunda pek çok kişiyi de, beni de etkileyen melodisi ve Tarkan’ın sesi oldu. Demek ki hayatta rengin önüne geçen şeyler var… Ve hayat, renkler olmadan da sürüyor!

Bu konudaki bir diğer yazım:
Hayattan Rengi Alın
http://aliyeyucel.blogspot.com.tr/2012/04/hayattan-rengi-alin.html

ALİYE YÜCEL


8 Nisan 2012 Pazar

HAYATTAN RENGİ ALIN...


"Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” İzlemişsinizdir. Bu Filli Boya’nın 2012 reklam sloganı… Ünlü besteci ve piyanist Fahir Atakoğlu piyanonun başında… Ve kendisine eşlik eden ünlülerle bu sloganı söylüyorlar. Daha doğrusu önce söyleyemiyorlar! Sonra Fahir Atakoğlu’nun ikazlarıyla söyleyebilecekleri en güzel biçimde söylüyorlar… Ünlüler ise Selçuk Yöntem, Zerrin Tekindor, Tülin Şahin,  Buğra Gülsoy ve Gupse Özay.

Duyduğumda melodi çok hoş geldi ve dilime de pelesenk oldu. Gelelim bu sloganın beni niye bu kadar rahatsız ettiğine! Sloganı tekrarladıkça; Hayat sadece renk midir? Renk giderse hayattan geriye bir şey kalmaz mı? Öyleyse, görme engelliler için hayatın bir anlamı yok mu? Onlar için geriye hiç bir şey kalmamış mı? Soruları aklıma takıldı. Bunları kendi kendime tekrarlayınca da, ne kadar talihsiz bir slogan olduğunu düşündüm.

Bir boya reklamı için “renk” tabii ki önemli bir unsur… Bu tamam… Anlaşılan bunu da vurgulamak istemişler. Ancak, bunu vurgularken bir kesim insanı hiç düşünememişler. Belki de komik duruma düşmüşler! Komik diyorum. Çünkü tanıdığım pek çok görme engelli bunu duyunca, bunlar ne saçmalamış diye düşünmüştür… Gerçekten ne düşündüklerini çok merak ettim. Görme engelli biri bu sözleri duyduğunda ne der? Etkilenip üzülmüş müdür? Yani hayattan rengi alınca bir şey kalmıyormuş! Vah vah! Biz bir hiçlik içinde yaşıyormuşuz! Demişler midir? Sanmıyorum. Ama sonuç ne olursa olsun. Bir reklam filmi hazırlanıyor ve görme engelliler açısından bakılamıyor!


Bu sloganı yazarken görme engellileri düşünmemişler tamam… Bunu anladık. Bu reklam filmini hazırladıklarına göre, şimdi de hayatın onlar için renksiz olduğunu sanıyorlar herhalde! Görme engellilerin hayatı yokmuş ya da görme engelliler hayatta yokmuş gibi davranmak çok büyük yanlış! Renkler olmasa da görme engellilerin hayatları öyle renkli ki… Buna bizzat şahidim.

Yine slogana gelelim. “Hayattan rengi alın… Geri neyi kalır ki?” Geriye ne kalır? Ses kalır, koku kalır, his kalır… Ve daha pek çok şey kalır… Yani vurgulanmak istenildiği gibi renkler olmadan hayat bir şey ifade etmiyor, geriye hiç bir şey kalmıyor demek doğru olmaz. Unutmayalım hayatı ve renkleri görmeden yaşayanlar var. Görmediği halde kitap yazan, beste yapan, hatta hatta resim yapan kişilerin olduğunu hatırlatmama gerek var mı bilmiyorum?

Son olarak şunu yazmadan da edemeyeceğim. Bahsettiğim reklam filmi; bol ışıklı, ışıltılı ve çok renkli falan ama sonunda bana hoş gelen, beni etkileyen melodisi oldu. Demek ki neymiş! Rengin önüne geçen şeyler varmış… Hayatta bazen renkler olmadan da oluyormuş!


ALİYE YÜCEL